Şeker hastalığı dünya genelinde her 11 yetişkinden birini etkiliyor ve kalp hastalığı, felç, körlük, böbrek yetmezliği, cinsel sorunlar ve uzuv kaybı riskini artırıyor. Genetik olarak aileden gelen kalıtımsal etkenler tip 2 şeker hastalığında oldukça büyük rol oynuyor. Daha çok yetişkinlik döneminde görülen hastalık, günümüzde obezitenin artmasıyla birlikte ergenlik döneminde de görülebiliyor. Fiziksel olarak az hareket etme, kötü beslenme düzeni ve bel bölgesinde oluşan aşırı yağlanma şeker hastalığı riskini yükseltiyor. Peki şeker hastalığı tedavisi nasıl olmalı? Şeker hastalığının belirtileri nelerdir? Cevaplar yazımızda…
Şeker hastalığının belirtileri kişiye, hastalığın türüne ve derecesine bağlı olsa da, uzmanlar tarafından ifade edilen en yaygın belirtiler şu şekilde sıralanıyor:
Susama ve Ağız Kuruluğu
Yükselen kan şekerinin en önemli belirtilerinden biri, fazlaca su içme isteği oluyor. Vücut kandaki glikozu seyreltmek için suya ihtiyaç duyuyor ve kullanılan bu su, karaciğerde toplanarak buradan da idrarla dışarı atılıyor. Su atıldıktan sonra eksilen su yerine vücut tekrardan suya ihtiyaç duyuyor. Bu belirti halk arasında yaygın olarak bilindiği için çok su içiyorsanız şeker hastası olup olmadığınıza dair soruları sıklıkla duymuş olabilirsiniz.
Sık Tuvalete Gitme İhtiyacı
İnsülin eksikliğinden dolayı kanda biriken aşırı şeker idrarla atılırken vücut suyunu da çektiği için idrar miktarı fazlalaşıyor ve tuvalet ihtiyacı doğuyor. Geceleri bile uykudan kalkıp tuvalete gidiyorsanız ve hatta yakın zamanda tuvalete gitmiş olsanız bile yine ihtiyaç hissediyorsanız şekerinizi mutlaka ölçtürmelisiniz.
Sık Acıkma
İştahınız açık ise, öğünler arasında sürekli acıkıyor ve bir şeyler atıştırma ihtiyacı hissediyorsanız şeker hastası olabilirsiniz. Sürekli aç kalan ve dengesiz beslenen vücut, beslenme sorunlarını ve obeziyeti beraberinde getirir.
Kilo Kaybı
Acıkmayı azaltmak için daha fazla yemek yemenize rağmen hızla kilo kaybediyorsanız şeker hastası olabilirsiniz. Vücutta enerjiye dönüştürülebilecek miktarda şeker bulunmadığı için kas dokuları ve yağ depoları zarar görebilir. Gıdalardan tam anlamıyla yararlanmayı engelleyen vücut hücreleri, enerji kaynağı olarak depolardaki yağları kullanmaya başlar ve bu nedenle şeker hastası bireylerde kilo kaybı meydana gelir.
Halsizlik ve Yorgunluk
Gündelik hayatta gerçekleştirdiğiniz fiziksel hareketler, hastalık öncesi yaşamınıza oranla giderek azaldıysa ve kendinizi günlük aktivitelerinizi yapacak kadar enerjik hissetmiyorsanız bunun nedeni vücudunuzdaki şeker eksikliği olabilir. Vücutta yeterli miktarda insülin bulunmadığında, glikoz şekeri hücrelere geçiş sağlayamaz. Şeker eksikliği nedeniyle hastalar, kendilerini yorgun ve huzursuz hisseder.
El, Bacak ve Ayaklarda Karıncalanma ve Yanma
Şeker hastaları, ayak ve bacaklarında sıklıkla kuruluk ve çatlak problemi yaşarlar. Bunun en temel sebebi sinirlerin yoğun şekilde zarar görmesi ve iletkenliklerini kaybetmeleridir. Kuruyan çatlaklardan sızan mikroplar, yüksek kan değerine sahip bir vücutta artış gösterir ve enfeksiyonu hızlandırır. Buna ek olarak, kan şekerinin yükselmesi yüksek su kaybına ve cilt kuruluğuna neden olur. Kuru bir cilt; fazla kaşıntı, cilt tahrişi ve acıyı da beraberinde getiriyor. Şeker hastalığının yol açtığı sinir hasarı aynı zamanda terlemenizi azaltabiliyor. Terleme, normal şartlarda cildinizin nemli ve yumuşak kalmasını sağlarken; terlemenin azalması, ayak ve bacaklarınızda kurumaya yol açabiliyor.
Bulanık Görme
Şeker hastalığının erken dönemlerinde bulanık görme şikâyeti ile sıkça karşılaşılıyor. Kandaki şeker seviyesi çok yüksek ise vücudun tüm dokularından ve göz merceğinden de su çekiliyor. Bu sebeple, bakılan objelere odaklanmak güçleşiyor ve bulanık görme sorunu ortaya çıkıyor.
Deride Kuruluk ve Yaraların Geç İyileşmesi
Şeker hastası iseniz ayak ve bacaklarınızdaki sinirler hasar gördüğü ve doğru mesajı iletemediklerinden dolayı cildinizde kuruluk ve çatlaklar oluşabilir. Kuruyan çatlaklardan mikropların girmesinin ardından yüksek kan şekerine sahip kişilerde bu mikroplar üreyerek enfeksiyonu hızlandırıyor. Bununla birlikte kan şekerinin yükselmesi vücudunuzda sıvı kaybetmenize sebep oluyor ve cildiniz kuruyor. Kuru bir cilt; kaşıntı, cildinizin tahriş olması ve acıya sebep oluyor. Kuruyan deri çatlayabilir ve çatlaklardan mikroplar girerek infekte olabilir. Yüksek şeker mikropları besliyor ve enfeksiyonları kötüleştiriyor. Ayrıca hastalığın sebep olduğu sinir hasarı, terlemenizi azaltabiliyor. Terleme, normalde cildinizin nemli ve yumuşak kalmasını sağlarken terlemenin azalması ayak ve bacaklarınızda kurumaya yol açabiliyor.
Bazı şeker hastalarında ağız kokusu, hızlı nefes alıp verme gibi daha birçok farklı belirti gözlemleniyor. Bu sebeple vücudunuzdaki değişimlere karşı bilinçli olmalısınız ve henüz hasta olmayı beklemeden bir sağlık kuruluşuna danışmalı, sağlıklı beslenmeli, kısacası sağlıklı ve bilinçli bir hayat sürdürmek için şeker hastalığına karşı tedbiri elden bırakmamalısınız.